B’Tselem’in sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, “An itibariyle, Gazze’deki felaket inanılmaz biçimde kötüleşiyor. İsrail 80 gündür yakıt, yiyecek, su ve ilaç dahil temel ihtiyaçların girişini önlüyor.” ifadelerine yer verildi.
İsrail’in saldırıları ve ablukasıyla Gazze’de “insani felaketin inanılmaz biçimde kötüleştiği” ve İsrail’in Filistin halkının “kasıtlı olarak aç ve susuz bıraktığı” belirtilen paylaşımda, Noel kutlanırken Gazze’deki Filistinlilerin “kabus gibi bir toplu cezalandırmaya” maruz bırakıldığı belirtildi.
İsrail basını, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun, Gazze’deki Filistinlilerin gönüllü olarak başka ülkelere göç ettirilmesi için çalıştığını yazdı.
İsrail HaYom gazetesinin haberine göre, Netanyahu’nun Likud partisi milletvekilleriyle yaptığı toplantıda, “Bizim sorunumuz mültecileri kabul etmeye hazır ülkeler. Biz bunu çözmek için çalışıyoruz.” ifadesini kullandı.
“Dünya fiili olarak bu meseleyi tartışıyor. Kanada Göç Bakanı Marc Miller bu konu hakkında alenen konuştu. Keza (ABD’nin 2024’te Cumhuriyetçi Partinin başkan aday adaylarından) Nikki Haley de. Gazze’den ayrılarak üçüncü bir ülkeye gitmek isteyenlerle ilgili İsrail içinde bir ekip oluşturmalıyız.”
Danon’un bu sözleri üzerine Netanyahu, “Biz bunun için çalışıyoruz.” ifadesini kullandı.
Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Netanyahu’nun ve İsrailli vekillerin, Gazze’deki Filistinlilerin gönüllü olarak başka ülkelere göç ettirilmesi yönündeki açıklamaları kınandı.
Açıklamada, “Netanyahu’nun bu itirafları, Gazze’ye yönelik saldırıların ve soykırım suçlarının derhal durdurulması için cesur bir uluslararası tutumu gerektiriyor.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Bu açıklamaların, Netanyahu’ya destek veren ülkelere tokat niteliğinde olduğu ifade edilen açıklamada, “Bu açık ve net itiraflar, Netanyahu öncülüğünde Gazze’deki Filistin halkına yönelik yürütülen soykırım savaşının gerçek hedeflerini ortaya koyuyor.” ifadesine yer verildi.
Hamas’tan yapılan açıklamada da Netanyahu’nun ve İsrail ordusunun hedeflerine ulaşmada başarısız olduğu aktarılarak, açıklamalar, “saldırganlığın uzatılma çabası” olarak nitelendirildi.
Açıklamada, Filistin halkının, topraklarından ve kutsallarından uzaklaştırılmasına yönelik planlara kesinlikle izin vermeyeceği vurgulandı.
İsrail’in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich de geçen ay yaptığı açıklamada, Gazze’deki Filistinlilerin gönüllü olarak başka ülkelere göç etmesinin “doğru insani çözüm” olduğunu iddia etmişti.
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme” gerekçesiyle İsrail’e 7 Ekim’de kapsamlı saldırı düzenledi.
İsrail, 7 Ekim’deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılarında en az 8 bin 200’ü çocuk, 6 bin 200’ü kadın olmak üzere, 20 bin 674 Filistinli öldürüldü, 54 bin 536 kişi de yaralandı. Enkaz altında binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı tahrip ediliyor.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 156’sı karadan işgal sürecinde olmak üzere 489 askerinin öldürüldüğünü duyurdu.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te de İsrail güçleri ve yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 303 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim’den bu yana sınırda devam eden çatışmalarda 26 Lübnanlı sivil, 126 Hizbullah mensubu ile 5 İsrailli sivil ve 7 İsrail askeri öldü.