Özlem SARSIN
Kasım ayı meclis toplantısında konuşan Öztürk, Aliağa bölgesindeki limanlarda 1 milyon 322 bin TEU, TCDD İzmir Limanı’nda 250 bin TEU yük elleçlendiğini belirterek, “İsrail ve Filistin savaşı nedeni ile konteyner elleçlemesi 1/3’lere kadar düştü. Sadece Türkiye’de değil tüm dünyada neredeyse 2/3 oranında kayıp var.
Bir geriye geliş var. Ama baktığımızda İzmir, Türkiye toplam konteyner elleçleme pazarındaki yüzde 15’lik oranını koruyor, bir kaybımız söz konusu değil. Limanlarımızda elleçlenen her türlü yük ise ilk 10 ayda 436 milyon ton oldu. Geçen yıl aynı dönemde yük toplamı 456 milyon tondu. Bölgemiz limanlarında da 2023 yılını yaklaşık 2 milyon ton ile bitiririz diye tahmin ediyorum” dedi.
Avrupa’nın Cezayir’e üretimlerini kaydırmasının pazar kaybına neden olduğuna da değinen Öztürk, “Eskiden mesela rulo sac gelirdi buradaki üreticilere, şimdi ise Cezayir’e geliyor. Avrupa artık İtalya ve Fransa’dan Cezayir’i besleyip, bizde yapılan bazı ürünlerin oradan Avrupa’ya gitmesi için yeni alt yapılar kuruyorlar. Aynı şey Tunus için de geçerli, Tunus’a da pazar kaybettik gibi görünüyor” dedi.
“2024 yılında yeni gemilerin suya inmesi rekabeti sertleştirecek”
Dünya deniz ticaretinde ise dökme yük taşımacılığı ile konteyner taşımacılığının zıt yönlere doğru hareket ettiğine dikkat çeken Öztürk, “Yaklaşık bir yıldır sürekli gerileyen konteyner navlunları düşük seviyesini koruyor. Dünya Konteyner Endeksi 30 Kasım’da 40’lık konteyner için 1,382 dolar oldu. Dünyanın önde gelen konteyner operatörleri, taşımacılık volümlerindeki ılımlı artışa rağmen yılın üçüncü çeyreğinde çok düşük kazanç ve kâr rakamları açıkladılar.
Haziran ayından bu yana her gün birden fazla yeni gemi suya indiriliyor. Dünya devlerinin yeni gemi siparişlerini iptal etmeyeceklerini açıklaması ve sefer iptallerini düşük düzeyde tutması da rekabeti sertleştiriyor. Taşımacılık firmaları, kazançlarındaki gerilemeyi operasyonlar maliyetlerini kısarak ve istihdamı azaltarak durdurmaya çalışıyorlar” dedi.